Masallar, çocukluğumuzun vazgeçilmezi olan ve bizi tatlı bir uykuya götüren hikayelerdir. Anne ve babamızdan yatmadan önce mutlaka anlatmasını istediğimiz ve onlar anlatmaya devam ederken uykuya daldığımız güzel anılar hepimizin başından geçmiştir. Bu masallar tamamen hayal ürünüdür. Yer, zaman ve kişiler gerçek üstüdür.Çocuklarımıza eğitici olmak amaçlı anlatılan masallarda iyiler hep ödüllendirilir, kötüler ise cezalandırılır. Ayrıca masal sonları genellikle tekerlemelere bitirilerek ilgi çekici hale getirilir. Çeşitli dallara ayrılarak hayvan masalları, olağanüstü masalları, gerçekçi ve güldürücü masallar şeklinde adlandırılırlar. Bu masal çeşitleri adı altında birçok masal kitapları yazılır. Günümüzde masal hakkında birçok kitap olmasına rağmen yazıya dökülmeden kuşaktan kuşağa gelen masallar da vardır. Bunlar genellikle ihtiyarlar tarafından torunlara anlatılır ve çocuklar tarafından da büyük heyecanla dinlenir. Gerek söylenegelen gerekse yazılı olarak piyasa da bulunan Keloğlan masalları herkesçe bilinir ve sevilir. Bu masallar yoksul ve kel bir delikanlının hikayelerini anlatır. Keloğlanın özellikleri; komikliği, kurnazlığı, zor durumlarda aklı ve pratik zekasını kullanmasıdır. Masalda bu doğrultuda şekillenir. Masalı kadar şarkısı da herkes tarafından bilinir. Hayatından yani kendisinden bahsederek söylediği şarkı, geçmişten günümüze kadar yayılarak varlığını korumuştur. Böylece Keloğlan masalları hem bizim hem de çocuklarımızın en sevilen masallarından biri olmayı başarmıştır. Eğer duymayan, okumayan çocuklarımız varsa mutlaka onlara bu masalları duyurmalı ve bu yazıların gelecek nesillere aktarılmasını sağlamalıyız.
Kaynak: bilgicik.com
Yorum Gönder